AUFHEBUNG

The following two tabs change content below.

Almanca dışında dillerde tam anlamıyla karşılığı olmayan, “kapsayan, inkar eden ve aşan” anlamına gelen ve hakikate yaslanmış en güzel kelimelerden birisidir “aufhebung”. Hegel’in büyük mantığını yani Batı’nın hakikat arayışını tek kelimeyle özetler. Burada, arada binlerce paralel evrenin ve düşünce tarzının araya girmesiyle bağlantıyı koparan Doğu-Batı yaşam sanatları için ilginç bir bağlantı bulunabilir. Zen, dualizmin (ikililik) iki duvar arasında sıkıştıran döngüsüne başkaldıran bir öğreti sunar. Nondualizm (ikiliksizlik), yaşam sanatını coşkusal bir edinimle kavrayabilmektir. Bir parçası olunan varoluşla yani tekle bütünleşebilmenin yoludur.

YOLDA PROJESİ

hegel’in kavramı. dualite oluşturan iki unsurun ikisini de reddedip fakat birer unsur olarak ikisini de içerip 3. bir kavrama yükselmek. negation, acceptance ve transandance öğelerini taşır. örneğin burjuva-proletarya mücadelesinde proleterya kazandığı anda proleterya olmaktan çıkıp 3. bir kavram olacaktır. marx da zaten proleteryanın burjuvaziyi yok ederken kendini de yok edeceğini söyler. ya da başka bir örnekle düşünürsek kadın-erkek mücadelesinde taraflardan birinin kazanması söz konusu değildir. üçüncü bir durum ortaya çıkacaktır.

ekşi yazarı: blonderedhead

oklid geometrisinden riemann geometrisine gecis, newton fiziginden einstein fizigine gecis birer aufhebung hadisesidir tam olarak.

EKŞİ YAZARI: FENA

hegel’in neredeyse bütün sisteminin özüne yerleşen bu kavram yalnızca geçmişteki görüşlerin, bir tür analitik doğru yanlış karşıtlığı ve soyutlanmasından ayrı bir noktada, yani tarihsel bir içiçe geçmişlik, gelişim ve evrimde ele alınmasından ibaret değildir. elbette ki yanlış ve doğru, edimsel ve ideal, evrensel ve tikel arasındaki karşıtlıkta aufhebung kritik bir görev üstlenir.

hakikat ve gerçeklik geriliminde ikisini düşünsel olarak inşa edilmiş bir duruma yükselten aufhebung mantığıdır. hakikat ile gerçeklik arasına bir ip serilmez bu durumda, çünkü bu bildik soyut karşıtlıkta hakikatin bilgi olarak elde edilemeyeceğini hegel tinin fenomenolojisi’nin giriş bölümünde kant’a karşı çoktan dile getirmişti. (bu bölüm örtük bir kendinde şey eleştirisidir ve bilmekten duyulan korkuya atıf yapar.)

yapılan hakikat ile gerçekliğin ipinin ikisinin birbirine geçtiği şeffaf, yer değiştirebilir, sentezlenebilir ama özlerini kaybetmeyen yeni bir birliğe devindirilmesidir. böyle bir durumda hakikat gerçeklik ile birlikte sadece ip olur. bağlanan yok gibidir ama vardır aslında: düşünen özne, düşündüğü kendisine bağlanmaktadır.

hakikat ile gerçekliğin birliğinde hakikat lehine ideal, gerçeklik lehine edimsel bulunur. ip ise, çağın tinidir, bulunuştaki tinin edimsel yaşantısıdır. tam da buradan emek, zamansal ara gibi kavramlara geçiş yapılabilir.

bizce, hegel’in burada aufhebung ile yaptığı iş, zamansal/ontolojik bir boyut açmasıdır. zamansal boyut, üst üste konan, kendilerinde olduğunda karışmayan fakat sentezde özleri yiten yeni bir edimsellik halinin açılmasıyla oluşur. devinme, yer değiştirme, ilerleme zorunlu olarak karşıtlıklar arasındaki farkı bir boyutunda zamana yükler. bu boyut gerçeklik ile ilişkiye yani emeğe karşılık gelir. böylece aranın imkanı doğar, eski bilinç biçiminden yenisine doğru kapsayarak aşma: yani hakikatin nesnesini değiştirme. diğer boyutunda ise iş düşüncenin şekillendiriciliğinden ve gerçekliği hakikat olarak kendi bilincine tanıtmasından ve ona uyum sağlamasından geçer.

zamansal ara ile ontolojik durum birbiri içine tam olarak geçtiğinde varolan durumdan bilinç doyum bulur. işte aufhebung da burada görünür: bilincin doyum bulması yalnızca kendisine yönelik zamansal bakışı ile yani eski içerikleri bir arada hatırlaması ve aşması ile mümkün olur: hakikat ile gerçekliğin bir olduğu an da böylece tinin şafağında parlar.

EKŞİ YAZARI: ALETHEIA

Scroll to Top