Berkay Kırmızıkan

Country ve blues dinler, filtre kahve içerim.

Şehrin Karanlık Köşeleri

Hayatın ne anlama geldiğini ya da bir anlamı olup olmadığını uzun zaman önce sorgulamayı bırakmıştım. Bunu yapmak yerine, şehirde kaybolmayı seçtim. Her gün, aynı rutini takip etmek yerine, beni nereye götüreceğini bilmediğim yollara saptım. Bu yollar, kimsenin tercih etmediği, köhne, pis ve bakımsız köşelerdi. Şehir, insanları yutmaya hazır dev bir ağız gibiydi, ama aynı zamanda […]

Şehrin Karanlık Köşeleri Read More »

ARAYIŞ

Zihnimi tanıdım tanıyalı sürekli olarak yolculuk yaparken buldum kendimi. Öyle ki ortalama bir ömür sürmüş ve yaşadığı coğrafyanın kaderini üzerinde bir keder gibi yaşayan insana göre daha fazla yer ve mekân gördüm. İlk başlarda bunu basit bir merak olarak düşünürdüm lakin işin gerçeği tamimiyle bir arayıştı. “Bir arayış.” Ne olduğunu bilmediğim, yanından bile geçemediğim, aslına

ARAYIŞ Read More »

Bella Ciao

Kendi kendime konuştuğum sıradan sabah rutinlerimden birisinde “Uzun zaman oldu.” diyerek bir şeyler karalamayı hayal ettim. Vaktin ızdırap içerisinde akan şelaleleri gibi nasıl geçtiğini, nasıl ‘kısa vade’ denilen şeyin aslında bir simülasyondan ibaret olduğunu düşündüm o sıralarda. Beynimin içerisinde yükselen dalgaların artık zirveye ulaştığını anladım. “Eh, çare kalmadı.” diyerek de geçtim ‘kâğıdın’ başına. -MS OFFICE

Bella Ciao Read More »

Okunulması, İzlenilmesi ve Dinlenilmesi Gereken Efsaneler

‘Sıyrılabilmek’ ve ‘sıyırabilmek’ için bu listeyi dikkate alın derim. OKUNULMASI GEREKEN 7 KİTAP 1-) Jack Kerouac – Yolda (Bir Devrin Başlangıcı)  Yayın Tarihi: 1957 2-) Allen Ginsberg – Uluma Yayın Tarihi: 1956 3-) Neal Cassady – Üçün Biri Yayın Tarihi: 1971 4-) Carolyn Cassady – Yoldakiler Yayın Tarihi: 1990 5-) Charles Bukowski – Ekmek Arası

Okunulması, İzlenilmesi ve Dinlenilmesi Gereken Efsaneler Read More »

YAZAMAYAN YAZAR

Çok fazla yazan biri değildim hiçbir zaman. Yazar da denmezdi zaten bana. Ben öyle karalıyordum iki üç satır bir şey sonra gönderiyordum birkaç yere. En kötü ihtimalle elimde tutuyordum. Sanatı her gün icra edecek kadar heyecanlı da değildim, sanatı odak noktası yapacak kadar meraklısı da değildim. Her zaman büyük bir tüketici olmama rağmen maalesef üretim

YAZAMAYAN YAZAR Read More »

Ufka Ufak Bakışlar

Çok fazla insanın haberdar olmadığı bir sahilin kenarında ufku karşıma almış düşünüyordum. Arkamda sonradan sessizleşmiş bir orman, önümde bir derya, bir yandan da gözlerimi ufka dikmiş bir halde kendim, kendimle beraber oturmuş, düşünüyordum. KENDİMİ ÖZGÜR HİSSEDİYORDUM Çakıllı yollardan, sarp kayalıklardan dolayı aşınmaya yüz tutmuş sandaletlerim, yola çıktığım günden beri gerçek rengini unuttuğum kargo cep pantolonum,

Ufka Ufak Bakışlar Read More »

Barda Bir Gece

Bir barda çalışıyorum. Gece hayatını seven insanları sarhoş etmek görevim. Kokteyllerimden zevk alınmasını ve kişinin ikinciyi hatta üçüncüsünü istemesini sağlamak asli amacım. Bir barın barında çalışıyorum yani. Öyle müşterilerle falan muhatap değilim. Aksine kendi küçük bölgemde uzaktan izliyorum onları. Her gece içişlerine, gülüşlerine, ağlayışlarına, kusmalarına şahit oluyorum onların uzaktan. Yanlarına yaklaşmadan -yanıma yaklaşmalarına müsaade etmeden-

Barda Bir Gece Read More »

Evrim (Şiir)

Yıldızlar avucuna almış gökyüzünü Kader sarmalamış güz dönümünü  Ölümü hisseden ölümsüzlerin esareti bitmiş Dipsiz kuyulardan çekilen sular zehirlenmiş, İnsan evrimini tersten tamamlamış, ve- Bahar dönemi bu soy için tükenmiş. Benlik dışı kalan yaratıkların çağında, Kalpten ve sevgiden yoksun robotların savaşı.  Hırs,-ki bu hırslı bir bedenin sözü- bir bir, Sindirerek çekmiş hayatın fişini.  Kuşlar konmuş mezar

Evrim (Şiir) Read More »

Hafıza ve Düşünce

Yaşamım boyunca birçok defa, birçok yere gizli yolculuklar yaptım. Beni tanıyan ve benden bir haber almayı kendisine görev edinmiş bir grup insana okula gittiğimi söylerken, işte olduğumu ya da herhangi birisiyle bir yerlerde oturmuş kahve içtiğimin haberini verirken hep yalan atıyordum. Aslında o an otobüste ya da otostop çektiğim kıllı bir adamın aracında yolculuk ediyordum.

Hafıza ve Düşünce Read More »

Yazmamak

“Yazmalıyım.” diyordum kendi kendime. “Ne olursa olsun, yazmalıyım. Yazmazsam eğer; dilimin ucuna dahi getiremediğim bu düşünce ordusu, uzun süreli uykusundan uyanmış, kızgın ve aç bir ejderha gibi ruhumu kemirmeye başlayacak. Yazmalıyım!” diyordum ümitsiz bir şekilde önümde duran bomboş sayfaya bakarken. Önce dakikalar aldı tek bir kelime yazabilmek. En başta, hiç umursamadığım o okuyucu kitlesinin okumasını

Yazmamak Read More »

Bir Deliden İbaret Yaşam

Adı Tuna. Şu an yirmili yaşlarının sonuna doğru emin olmayan adımlarla ilerleyen işsiz, güçsüz, serseri ve bir o kadar da iyi yürekli bir insan. Uzun yıllardır tanıyorum onu. Aşırı içkiden dolayı alkol komasına girdiği gece yanındaydım. İlk panikatak geçirdiği zaman da öyle. İntiharı düşündüğünü ve bunu açıklayacak en uygun kişinin ben olduğumu, çünkü ona benzediğimi

Bir Deliden İbaret Yaşam Read More »

Uzun ve Kısa

“Ne yapacaksın?” dedi usulca. Gözlerindeki endişe ve merak anlaşılır cinstendi. Ağzımdan çıkacak olan cevap onu şaşırtmayacaktı, bunu o da biliyordu. Ancak bu zeytin ağacı için fidan dikmeyeceği anlamına gelmezdi. Küçük vücudu sürekli olarak kıpırdıyor, dudaklarının kuruluğunu can alıcı bir şekilde yalayarak gideriyor, göz çeperleri ıslanmasın diye büyük bir gayret gösteriyordu. İyi, umutlu ve seksi bir

Uzun ve Kısa Read More »

Scroll to Top